12 Eylül 2011 Pazartesi

Bugün 12 Eylül utancının 31.yılı..

Hala devam eden bir utanç yaşıyoruz..Türkiye'nin tıpkı bir kukla gibi iplerle oynatıldığı zamanlar geçmeyecek..Darbe utancının yaşandığı zamanlardan bugüne devam eden "bağımsızlığın" sadece bir kelimeden ibaret olduğunu bilerek hiç bişey yokmuş gibi davranarak yaşamak zorunda kalmak!



---------------

Eylül ayı saçma bi ay..Romantik bir ay gibidir hep di mi? Ben de bugüne kadar öyle algılamıştım..Ama bi bakıyorum ki Yılmaz Güney'in ölümü, 12 Eylül darbesi , havaların yavaştan soğuyor olması ve elbette okulların açılıyor olması :)..ve 11 Eylül..İster Amerika kendisi yapmış olsun ister terorist bir saldırı olsun insanlar öldü..Çok acı..Eylül kötü bir ay mı acaba? Güzel bişi var bu ayın 11.günü Can'ımın doğum gün..Yavrucum koca adam oldun ama seni göğsüme sarıp öpesim hiç geçmiyor yafu..





--------------

Radikal yazarı Pınar Öğünç geçenlerde Radikal'deki köşesinde Tecavüz ile ilgili bir yazı yazmış..Ben okudum ve çok etkileyici buldum yazıyı..Siz de okumalısınız diye düşündüm..

YAZI



-----------------------

Emrah Gezer'in Kürtçe Şarkı davası olarak da bilenen davasından haberiniz var mı? Emrah Gezer arkadaşları ile 2009 yılının Aralık ayında bir türkü bara gidiyor eğlenmeye..Ve Emrah Gezer kürtçe bir türkü söylüyor o gece mekanda..Aynı mekanda bulunan bir arada gündemi epey işgal eden bir kadın tarafından (Sinem Uludağ) Emrah Gezer tacize ve hakarete uğruyor..İş büyüyor ve mekana bu kadın ile gelen ve yine aynı kadın tarafından gaza getirilen eski özel harekatçı Serkan Akbulut'un silahından çıkan 15 kurşunla Emrah Gezer o gece orada katlediliyor..

8 eylül tarihinde dava görüldü..Gereği düşünüldü ve korkulan oldu. Akbulut "Kürtçe şarkıdan rahatsız olduğu" için olayı gerçekleştirdiğini ifade etti ve mahkemece tahrik indirimi aldı..Tam olarak bu açıklıkta açıklanmasa da olay bu! Yani bir emniyet görevlisi tarafından işlenen bu nefret suçu mahkeme tarafından yok sayılıyor hadi şöyle söyleyelim peki indirim hak görülüyor!..15 kez ateş edilmiş ve bir insan o gece kamuya açık alanda,herkesin gözü önünde kürtçe türkü söylediği gerekçesiyle infaz edilmiş..Neyin indirimi bu diye sormaz mı insan? 29 yaşında bir genç..Ben bu ülkede yaşamaktan utanıyorum!!!


------------

Bakırköy kadın ve çocuk tutukevi'nde örgüt üyeliğinden ceza çekmekte olan Hediye Aksoy görme özürlü bir kanser hastası..Herhangi bir tedavi uygulanıyor mu bilemiyorum ama eğer uygulanıyorsa bile bu kadın mahkuma, hastane-tutukevi arasında nakliyesinin,bugüne kadar Türkiye'de yaşamış bir kadın olarak gayrı insanı olabileceğini düşünmem sanırım absürt olmayacaktır..Bir takım sivil toplum kadın kuruluşları kadın mahkum için eylemlerde bulunuyor okuduğum kadarıyla..sizce yeterli olacak mı??

--------

Kendime not;
Adil Okay (şair-yazar) 12 Eylül darbesini kaleme aldığı kitap bulunacak!
Alain de Botton-Ateistler için Din kitabı edinilecek..

-----------

Berzaha çıkacak olan ruhum mahşer zamanına kadar
senin güzel bedeninde, hayatına eşlikçi..
Çektiğin her acı ruhumu gölgeler...
Kendine iyi bak ki ruhum ışıldasın..

Sevgiler..

0 yorum: