8 Ekim 2010 Cuma

fırk!!

Öyle oturuyorum koltukta...Arada bi kafamı çevirip hemen arkamda duran kocaman pencereden dışarı bakıyorum..Bişi yok görülmesi gereken..Bir sürü park etmiş araba,biraz uzaklarda ağaçlar -ama yaşama sevinci vermeye yetmiyor- sonra gri yağmur yüklü bulutlar..
Hem pencerenin açılabilemez olması da ayrıca keyifsizliğe neden oluyor..Görüyorsun ama havayı koklayamıyorsun...Tatsız!

Bu yağmurlu havada ne dinlenirse onu dinliyorum;Hümeyra..."Tutsana Ellerimi"..."Sana bu karanlık bu gürültü içinde ellerimi uzatıyorum , sen bu karanlık,bu gürültü içinde görmüyorsun..Bütün köşeleri tutmuşlar,ortada meydanlar, gözler içinde..Sana anlatamıyorum bütün bu köşeler bu karanlık bu ıslak bu gürültü..Tutsana ellerimi , ellerimi,görmüyor musun?"

Ellerim kurumuş soğuktan..Krem sürmek lazım..O da yağlı yağlı yapıyor sevmiyorum..

Dünü güzel geçirdik...Bi ara deli gibi gülerken hatırlıyorum kendimi ,bi ara öyle dalmış gitmişim..Ama yanımdaki kıymetlilerim hep benimle idi..Öyle zor ki bunu yakalamak..Ulen ne söylesem söyleyeyim yargılamaz bu adamlar beni..Ne kadar gıcık olsam ne kadar ayıp olsam..Dalaşırsınız..sonra gelir koyar elini kafana omzuna yaslar...Usulca koyarsın kafanı omza..susarsın..Bişi demene gerek yoktur ki..Sonra aranızda bi koltuk vardır mesaj atar sana Ibne der..Kızmazsın..Üsüldüm lam valla dersin..Bilir işte üsüldüğünü..

Öyle yani..

Elini tutarsın arabanın arkasında gülmekten karnına ağrı girmiştir..Bakar gözüne gözüne sıcacık gülümser..Bir giz paylaşır gibi..İçindeki en saklısını anlatır gibi..Gururlanırsın eni konu..Susarsın...Seversin çok seversin..

Sonra bir seneyi hiç kötü şeyleri hatırlamadan (olmamıştır da zaten) devirirsin..İş arkadaşın olmaktan çoktan çıkmıştır..Lam biz senelerdir tanımıyoz mu birbirimizi diye şaşırırsın bi seneyi farkedince..Masada karşında otururken hem nasıl bu kadar hızlı içebildiğine şaşarsın hem de saflığına..İyi niyetine..Temizliğine..Yaşı küçük daha der seversin kardeşini sever gibi,kafası iyi çalışıyor veledin dinlesem iyi yaparım dersin bi yandan da :)

Dışarda yağmur arttı..Hava hala karanlık..Benim kulağımda hala Hümeyra...

İçim de bi tuhaf..Ben genelde mutsuz olduğumda mı yazıyorum acaba?
İyi de napiyim yağmur var hava karanlık bi de boğazım yanıyor..İçtim dün soğuk soğuk..Sabah nasıl kalkarım bu yataktan diye düşünüyordum...Şimdi de nasıl eve gidesim var nasıl koca yorganın altına giresim..:(

Bi de ağlayasım...İçimden geldi...Müdürüme ağlayasım geldi beni bırak ben evime gidip ağlayayım desem...İzin verir mi ki??


Sigara içeyim ben bi..

hastayım lam..

;;