9 Mart 2010 Salı



Dünden hallice hava.Yine soğuk, soğuk ama belki de ben daha iyi hissediyorum bu sabah...

Dum..Hissediyordum..Bir surat gördüm bu sabah , soğukta beklerken..Kulağımda müzik çalıyordu..Mutsuz bir şarkı ile aynı anda geldiler.Bir anda belirdiler yanımda.

Elele tutuşmuşlardı.

Üzerlerinde sahte , naylon eşofman vardı ikisininde.Başka da bişeyleri yoktu.

Üşümezler miydi böyle sahte naylonların altında?

Üşüyor gibi durmuyorlardı.Bir kız bir adam.


Sanırım baba-kız.


Karı-koca gibi değillerdi ama anlaşılmıyorduda.


Kızın yaşını kestirmek zor.Adamında! Hem bu kadar yoksul olup hem nasıl yaşını göstermez insan diye geçiriyorum aklımdan.Sanırım yaş sorunundan çok daha vahim sorunları var.Yaşsız'lar..Ama ajda pekkan gibi değil.Yaşsız ; yaşamamış gibi, yaşamıyor gibiler..

Kızın yüzü dikkatimi çekiyor sonra.Gülümsüyor mu?Hayır basbayağı gülüyor!Gülümsemiyor ama...Sanki hiçbirimizin göremediği birşey görüyorda gülüyor gibi..İntikamcı bir gülüş gibi.


Afallıyorum..Babaya bakıyorum en ufak bir tebessüm bile yok yüzünde.Hiç ifade yok , şaşılacak şey.Dümdüz..Aklını yitirmiş , düşünemez gibi..


Kızın o zaman farkına varıyorum.Başka boyutta olanlardan.İnce çizgiyi çoktan geçenlerden..

Hah tamam oldu şimdi diye düşünüyorum ister istemez.Yoksa insan dünyaya niye gülerek bakar ??!!


Hepimizin yüzü beton gibi.Sabahın bu saatinde onlarca insan geçiyor yanımdan.


Biz "normaller" taş gibiyiz.O kız , saçları sımsıkı örülmüş -aklına inat onu sabit tutmaya çalışırlarmış gibi-kafasında plastik taç olan kız , babasının eline sımsıkı yapışmış kız , sahte naylon adidas eşofman giymiş kız gülüyor. Ne görüyor acaba? Hislerimizi aldırmış bizlerden farklı neler hissediyor?

Arkalarından bakıyorum.Ayıramıyorum gözlerimi eşofmanından..Üşümüyor mu hakkaten?


Elele tutuşmuşlar , hızla yürüyorlar.


Ben bakıyorum arkalarından.


Sahte sahte üzülüyorum..Gerçek bir acıyla kaldırımda kımıldamadan sahteleniyorum..


Acı acıyı çağırır dimi?

Mutlu değilim artık bu sabah..

Yarın yine geçerler mi burdan acaba diyorum..

Göze alabilir miyim onlarla konuşmayı?


Gerçek miyim o kadar?


Sahte olabileceğimi görmeye hazır mıyım?

Servisin içindeyim şimdi.Az kaldı birazdan sıcaktan şikayet ettiğimiz ofiste olacağım.Sıcaktan şikayet eden insanlar olarak çalışacağız.Çalıştığımız için şikayet edeceğiz.Dışarda olsam şimdi diyeceğiz..

Dışarda demir bilyelerle oynayanları bir an bile aklımıza getirmeden atlı karıncaya binmeyi hayal edeceğiz..

Kız çocuğunun suratını silemiyorum aklımdan...


Bugün de böyle geçecek..

09.03.2010


İstanbul


not 1 :Nazanım ondan sebep suratım böyle :(

not 2:Paintte resmi ben yapınca bu kadar oldu...

5 yorum:

lunawar dedi ki...

ince arkadaşım..
herkes birbirine göre insanlık dışı yaşıyor bazen.. bazen herkes elindekinin kıymetini bilmiyor.. bazen herkes "keşke onun yerinde olsaydık" diyor..
ben maddiyattan bahsetmiyeceğim bu sefer.. çünkü adaletli olmayacak hiçbir zaman..
yüreğine iyi gelecekse konuş tabii.. belki bir yaralarına su serpersin..
ama kendini de koyverme böyle..
buna ne gücün yeter.. ne de yüreğin kaldırır..

biberli dedi ki...

Umud, biliyosun değil mi, "görebildiğimiz" ve "hissedebildiğimiz" kadar insanız aslında....

evet üzücü...ama hayat işte.
çok düşünce de olmuyor, az düşününce de olmuyor...

"ilişikte durmak gerek" şairin dediği gibi, yoksa bu yürek kaldırmaz...

Tolga dedi ki...

Çok beğendim Umud; eline sağlık, yüreğine sağlık...

Adsız dedi ki...

hep aferin çok güzel olmuş demek,ne güzel yazıyo güngeçtikçe demek nne keyifli bişey biliyomusun.teyzeeen

Umudum dedi ki...

eki eki.:)