31 Mart 2011 Perşembe

gökçe'me...


bir vardı bir yoktu...


kış geçmiş dereler coşar, ılık rüzgarlar eser olmuştu..


olduğu yere sığmayan bişi vardı..


gittikçe genişlemiş büyümüş ve olduğu yer dar gelir olmuştu..


bütün bir kış onu saran sarmalayan bu küçük yuvayı terketme zamanıydı...


ve işte ona sesleniyordu hayat...


şimdi güzelliklerini gösterme zamanı idi..


açtı kollarını rengarenk..


kocaman güneş vardı...


kısıp gözlerini selam verdi usul...


ufakça bi ürperdi..


bir vardı hiç yoktu..


uzun zamandır susmuştu..


şimdi kendi sesini merak ediyor ama korkuyordu..


çıkan sesin ne diyeceğini bilmiyordu..


o kadar uzun zaman mı kalmıştı kendiyle?


o kadar uzun zaman birlikte kalıp uzaklaşmış mıydı sesinden..?


ne anlatırdı sahi kendiyleyken sesi ona?


hiç vardı o yoktu..


şimdi artık dedi sesini duyarak, ışıldama zamanı..


fısır fısır zamanı geçti..


mırıl mırıl öpüşme zamanı..


güneş güldü..


ışık vardı bulut yok..

2 yorum:

biberli dedi ki...

bu şiiri evimin duvarına asacağım, hep gözlerim görsün ve ne kadar sevildiğimi bi daha bi daha hatırlayayım diye...

eğer evimden ayrılırsam, yanımda götürüp, nereye "evim" dersem, orada bakmaya devam edeceğim...

evimde değilsem, evim dediğim kalbime bakıp, yine hiç unutmayacağım...

sağol Umud. gerçekten çok duygulandım...

nazan dedi ki...

Aşkınıza hep hayrandım zaten,tutku sadece kadınla erkek arasında sonu fikifiki olan şeyler için yaşanmaz,arkadaşlık çok fena bişey ..birden aklıma benimde sarı çiçeğimin gitti gün düştü..bi fena oldum,bi nemlendim puslandım ki şimdi ..Cumartesi avalanmak lazım =)