25 Mart 2010 Perşembe



Bir mucize bekliyorum...

tinker bell....

humpty dumpty (kırılıp duran zavalıcık)

batmayan güneş, terletmeyen sıcak , üşütmeyen soğuk...

kaşıtmayan pire , acıtmayan yara...

özletmeyen hasret , burnu uzamayan pinokyo...

günahsız yalan , karşılıksız sevap bekliyorum...

cesur bambi , ürkek fil....
sessiz kalabalık , çığırtgan mağdur...

buharsız tren , sonu olmayan ray...

kumsuz çilek , dişini ekşitmeyen limon...

aceleci kaplumbağa , tembel tavşan ...

mutlu aşk acısı , kırkyıllık baş yastığı...

kitap okuyan elma kurdu , muza alerjisi olan maymun...

ılık ateş , erimeyen buz..

sonunda mide bulandırmayan sarhoşluk , cevap veren dilsiz...

pembe saç , fötr şapka....

siyah perde , kapanmayan cam...

bir mucize bekliyorum...

burdayım...Gelecek nasılsa birgün..acelem yok!

2 yorum:

biberli dedi ki...

evet mucize var bebek ama onu yapan da sensin yine.(sana da aldigim ve benim hayatimin kitabi olan o kitabi okuyor musun acaba?) tanri da yurumeye calisan cocuga yaptigimiz gibi destek oluyor bize ama hep dedigimiz gibi,her seyin zamani var.yoksa hayrina olacak hicbir sey gecip gitmeyecek yanimizdan...

Umudum dedi ki...

evet canım okuyorum..